H.Z Muhammed s.a.v kimdir?

Çok aziz ve muhterem müslümanlar!

  hayat doğumla başlar, ölümle biter. Fakat Hz. Muhammed’in doğumu da ölümü de bambaşkadır; hiçbir insanın ne doğumuna benzer ne de ölümüne! Doğumu dünyayı nura gark etmiş, yüzünü güldürmüştür. Ölümü de uhrevî hayat için bir nur, bir şeref vesilesi olmuştur.   Hz. Muhammed (s.a.v.) kimdir? Aziz müslümanlar! Hz. Muhammed’in kim olduğunu herkes bilir; Cinler de bilir, insanlar da, melekler âlemi de bilir, melekût âlemi de bilir! Çünkü onun gelişi bütün âlemlere rahmettir. Yaratan onu öyle yaratmış, rahmet ve merhametine vesile kılmıştır. O beşerin de, kâinatın da Efendisi, peygamberler kâfilesinin seyyididir. Babamız Adem (a.s.) ile başlayan nübuvvet zinciri Hz. Muhammed ile sona ermiştir. Artık ondan sonra bir peygamber daha gelmeyecektir, gelmesine de lüzum yoktur. Yaradanın ve Mâbud-i Hakikî’nin kullarına dair ibadet ve ubûdiyyet, düstur ve esasları, usul ve teferruatı Hz. Muhammed’in risalet ve tebliğatı ile kemal bulmuş ve tamam olmuştur. Ondan önce de peygamberler gelmiştir. Onlar da aynı dini tebliğ ve telkin etmişlerdir. Aynı kaynaktan emir ve tâlimatlarını almışlardır. Hepsinin hedefi birdir: Allah Teala’nın vahdaniyyetini, birliğini ilan etmektir. Herkesi bu inanç etrafında toplamaktır, herkesi Allah’a kul, Peygamber’e ümmet yapmaktır, herkese kâr ve zararını öğretmektir, herkese dost ve düşmanını tanıtmaktır, herkese dünya ve ahiret saadetinin yolunu ve yöresini göstermek, iki cihanda mutlu kılmaktır.   İki cihan serveri Hz. Muhammed (s.a.v.)’i denizden katre misali târif ve tavsif ettikten sonra bu mevzuda Kur’an ne diyor? Yine denizden katre misali onu görelim:

  1. “Yemin olsun ki, muhakkak size kendi içinizden bir Peygamber geldi. O azizdir (pek izzetli, pek şereflidir). Sizin sıkıntıya uğramanız ona çok ağır (ve çok güç) gelir. Size çok düşkündür (üstünüze titrer). Çevirirlerse de ki: Allah yeter, O’ndan başka hiç bir ilâh yoktur. Ben ancak O’na güvenir (ve O’na dayanırım). Çünkü O büyük arşın sahibidir.“ (Tevbe, 128-129)

 

  1. “Ey Peygamber! Biz seni hakikaten bir şahid, bir müjdeci, bir bir uyarıcı olarak gönderdik. Hem Allah’ın izniyle bir davetçi ve nur saçan bir kandil olarak gönderdik.“ (Ahzab, 45-46)
  2. “Muhammed (a.s.) adamlarınızdan hiç birinin babası değildir. Fakat Allah’ın Resulü ve peygamberlerinin sonuncusudur. Allah herşeyi hakkıyla bilendir.“ (Ahzap, 40)

 

  1. “Sonra Habibim! Seni de (din) emrinden bir şeriatın üstüne bir memur kıldık. O halde sen ona tabi ol! Bilmezlerin heva ve heveslerine uyma!“ (Casiye, 18)

 

  1. “Sizin için (hususiyle) Allah’ın (rızasını), ahiretin saadetini umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için Allah’ın Resulü’nde örnek vardır.“ (Ahzab, 23)

  Aziz müslümanlar! Hz. Muhammed’i târif ve tavsif eden, Ona emirler ve tavsiyeler getiren bir kaç ayetin mealini birlikte gözden geçirmiş olduk. Bundan sonra bilelim ki; Şeref Ondadır, merhamet Ondadır, O şahiddi, Ona uyup uymadığımıza o şahidlik yapacak; O bir taraftan müjdeci, bir taraftan da uyarıcıdır. O bir davetçidir, insanları hakka, Hakk’ın Şeriatı’na, Allah’ın nizamına, Kur’an kanunlarına davet eder. O bir nurdur, küfrün ve cehaletin karanlıklarını yarmış, insanları imanın ve ilmin nuruna kavuşturmuştur. O hiç birimizin neseben babası değildir; Allah’ın elçisi ve peygamberlerin sonuncusudur. O, bir Şeriat getirmiştir. Devlet sistemi Onun getirdiği dinin bir bölümüdür, bölünmez bir parçasıdır. Yani Onun tebliğ ettiği dinde, din-devlet ayrılığı yoktur, din-devlet birliği ve bütünlüğü vardır. Daha açığı İslam hem din, hem de devlettir. İslam devletinin kanunları da şeriat’tır, anayasası da Kur’an’dır. Kendisi şeriata uymakla, şeriat kanunlarına gore hükmetmekle emrolunmuştur. Şeriat’ın dışındaki kanunlar, ilimden mahrum, cahillerin heva ve hevesinden ibarettir; küfür ve kafir kanunlarıdır. Peygambere şeriata, şeriat nizamına ’’Uy’’ diye peygambere verilen emir, ümmeti olan bizlere de emirdir. Biz de şeriata, şeriat kanunlarına uymakla mükellefiz; bizler de bunlardan mesulüz. Bunun hesabı pek ağırdır; ne dünyada ne de ahirette yüzümüz gülmez.   Muhterem Kardeşlerim!Bizim, müslüman olarak tek bir önderimiz, tek bir liderimiz vardır. O da Hz. Muhammed (s.a.v.)’dir, sevgili Peygamberimiz’dir. Eğer Allah’ın rızasını ve O’nun cennetini istiyorsak, mutlaka Hz. Muhammed’e uymamız ve onun getirdiği şeriat kanunlarını hakim kılmamız, devleti ve devletin bütün müesseselerini buna gore düzenlememiz farz’dır. Bir cümle ile; İslam’I devlet, Kur’an’I anayasa yapmamız farz’dır, hem her müslümana farz’dır! Esselamü aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühu